Kur’an-ı Kerim’de Geçen Dualar

Kur’an-ı Kerim’de Geçen Dualar konusunda bu yazımızda detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz. Kur’an-ı Kerim’de Geçen Dualar konusunda sizlere güzel bilgiler vermeden önce duanın anlamına hep birlikte bakalım.

Dua Nedir?

Dua etmek; insanların istedikleri şeyleri yalnızca Allah’tan isteme şekilleridir. Allah Kur’an-ı Kerim’in pek çok yerinde “Bana dua edin, duanıza kabul edeyim. Duanız olmazsa Rabbim size ne diye değer versin ki” gibi pek çok uyarıcı ayet bulunmaktadır.

Bu şekilde düşündüğümüzde her zaman için temize, halis bir niyet ile, içtenlikle ve yalnızca Allah’ı ön planda tutarak yapılan dualar geçerli olmaktadır. Dualarımızı daha da geçerli olacağı bir şekilde ve Allah’ın Kur’an’da bahsettiği ve bunun da isteyeceği şekilde edebilmek daha da büyük önem taşır.

Kur’an-ı Kerim’de Geçen Dualar

Kur’an-ı Kerim’e baktığımızda pek çok ayetinde peygamberlerin dualarına da rastlamaktayız. Peygamberlerin belirli zamanlarda geçtikleri bu süreçler esnasında kendileri de toplulukları ile beraber belli bir sınav atlattıkları ve bu imtihanlar sırasında Allah’a olan duaları yer almaktadır.

Bireysel olarak da Peygamberimizin yapmış olduğu oldukça fazla dua da bulunmaktadır. İsmen zikretmek gerekirse; Hz peygamber, Hz İbrahim, Hz Musa, Hz Yunus, Hz Davut, Hz Yusuf, Hz İsmail gibi pek çok peygamberin duasına rastlayabiliriz.

Kur’an’da geçen dualar aklımıza hemen şunu getir: Kur’an’ın başlangıç suresi olan Fatiha suresi başlı başına bir dua suresidir. Burada kişi Allah’ı önce övmekte sonrasında ise bizi doğru yola iletmesi için, onunla bizlere ikramda bulunması ve yanlış yollara saptırmaması için dua ettiğimiz bir sûredir.

Peygamber Efendimizin Ettiği Dualar

Peygamber Efendimiz de; Müminun suresi 94 ayette: “Ey Rabbim beni o zalimler topluluğunun içinde tutma” diyerek Allah’a karşı niyazda ve dua da bulunmuştur.

• Hz.İbrahim ve Hz.İsmail birlikte Kabe’yi yaparlarken okudukları bir dua bulunmaktadır. Bakara sûresi 127. ayette:

“Ey Rabbimiz bizden bunu kabul et. Muhakkak sen işiten ve bilensin” diyerek dualarını sunmuşlardır.

Aslında baktığımızda her bir ayet her bir dua peygamberlerin, günlük hayatta yaptıkları işleri neticesinde nasıl dua etmemiz ya da nasıl davranmamız gerektiğini de bizlere göstermektedir.

Hayırlı bir iş yapıldıktan sonra bu işin Allah tarafından kabul edilmesini istediğimizde Hz İbrahim ve İsmail’in yapmış oldukları duayı biz de yapabiliriz.

Biz Kur’an’ın pek çok yerinde belirtildiği gibi Hz İbrahim’in soyundan gelmekteyiz. Hz İbrahim Kur’an içerisinde kendi soyundan gelenlere ve salih olan kimselere duada bulunmuştur.

İbrahim suresi 40 ve 41.ayetler bu duayı içerir. Ayrıca biz bu duayı namazlarımız da kullanmaktayız. Rabbena ve rabbenağfirli duaları Hz ibrahimin duasını içermektedir. Kıldığımız her namaz oturuşlarında selam vermeden hemen önce biz bu duaları okumaktayız.

“Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelen salih kimseleri namazını dosdoğru kılanlardan eyle! Ey Rabbimiz, duamı kabul eyle. Ey Rabbimiz, herkesin hesaba çekileceği o gün de beni, annemi, babamı ve bütün müminleri bağışla” şeklinde duası yer alır.

Kur’an’da Geçen Dualar

• Hz.Zekeriyya Allah’ın göndermiş olduğu peygamberlerden birisidir. İlerleyen yaşına rağmen soyunun devam etmesini istediği için Allah’a niyaz ederek şöyle demiştir: “Rabbim katından bana temiz bir zürriyet ver. Şüphesiz sen duaları işitensin.” Hazreti Zekeriyya’nın yapmış olduğu bu dua Ali İmran suresi 38.ayette geçmektedir.
• Biz Kur’an-ı Kerim’in pek çok yerinde Hazreti Musa’nın dualarına rastlamaktayız. Peygamberlik sürecinin başlangıcından kavmi ile mücadelede bulunduğu sürece kadar olan hayatının gidişat aşamalarında pek çok dua da bulunmuş ve Kur’an-ı Kerim’de Allah bize Hz.Musa’nın dualarını farklı farklı ayetlerde karşımıza çıkarmıştır. Maide sûresi 25.ayette Allah tarafından ilk defa Hz.Musa’ ya Peygamberlik geldiğinde şu duada bulunmuştur:

“Ey Rabbim! Ben ancak kendim ve kardeşimle başedebilirim. Bizimle fasık toplumun arasını ayır.”

Firavun döneminde yaşamış bir Peygamber olan Hazreti Musa yaşanılan tüm bu isyankar tutumlarından dolayı ve haddi aşan durumlardan dolayı Allah’a pek çok kez yakarışta bulunmuştur. Bunlardan birkaçı şu şekildedir:

“Seni tenzih ederim. Ey Rabbim tövbe edip sana yöneldim. İman edenlerin ilkiyim. Bizimle fasık toplumun arasını ayır.”

“Biz Allah’a güvendik. Ey Rabbimiz bizi zulme sapan bir kavim için imtihan vesilesi kılma ve bizi kafirler topluluğundan rahmetinle kurtar.” Bu da Yunus suresi 85 ve 86 ayetlerde geçen bir dua şeklidir.

• Hz.İsa yemek için bir rızık duasını da bulunmuştur. En çaresiz ve zor durumda kavmi susamışken ve açken Hz.İsa ellerini açarak:

“Allah’ım Ey rabbimiz bize gökten sofra indir. Öncemiz ve sonramız için bir bayram ve senden bir belge olsun bize rızıklandır. Sen rızık verenlerin en hayırlısısın” şeklinde duasını yapmıştır. Sonrasında gökten kudret helvası ve bıldırcın yumurtası Hz İsa ve kavmine inmiştir. Havarilerinde içinde bulunduğu topluluk gökten inen bu yiyecekleri yiyerek açlıktan kurtulmuştur.

• Hz.Yunus hiçbir şekilde laftan anlamayan ve doğru yola gelmemek için inat eden kavminin yanından ayrılarak deniz yolculuğuna çıkmıştır. Bu yolculuk sırasında bir yunus balığının karnında imtihan olarak kalmaya başladığında yaptığı şeyin doğru olmadığının farkına varır ve şu dua da bulunur.

“Senden başka hiçbir ilah yoktur. Seni tenzih ve tesbih ederim. Ben zalimlerden oldum.” Enbiya suresi 87.ayette biz Hazreti Yunus’un balığın karnında iken, yaptığı hareketten dolayı utandığı pişman olduğu Allah’a yaptığı duayı görmekteyiz.

• Hz.Eyüp Allah’ın kur’an-ı Kerim’de en sabırlı, çok sabırlı kullarımdan diyerek övgüde bulunduğu bir peygamberdir. Hz.Eyüp senelerce hastalıklı bir şekilde yaşamış, hiçbir zaman duasında beni hastalığımdan kurtar, dememiştir. Epeyce yaşının geçtiği bir vakitte eşinin de duasında sadece bir kere bu hastalığı iyileştirmesini söylese acılarından kurtulacaksın, dediği halde o güne kadar gelmiş olan Hz.Eyüp, en sonunda acıların daha da arttığı bir dönemde Allah’a şöyle bir niyazda bulunmuştur: “Bu hastalık gerçekten beni sarı verdi. Sen ise merhametlilerin en merhametlisi olansın.” Enbiya suresi 83.ayet Hz.Eyüp’ün yapmış olduğu bu dua ile beraber hastalıklarından kurtulduğu söylenmektedir.

Yine Kur’an-ı Kerim içerisinde Hz.Musa’nın hayatının pek çok aşamasında yaptığı dualara Hz.Meryem’in, HZ.İsa doğarken ve doğduktan sonra Allah’a yapmış olduğu yakarışlarına Hazreti Lut’un kavminin sapkınlıklarından dolayı Allah’tan dua istediği anlara rastlamaktayız.

Hazreti Süleyman, tüm nesle hitaben yapmış olduğu ve Allah’ın nimetlerine şükrettiği Neml suresi 19.ayette geçen duasını da görmekteyiz. Hz Nuh’un Tufan olayı esnasında, Hz Yusuf’un zindana haps olduğunda etmiş olduğu dualarda yine peygamber duaları ve Kur’an duaları olarak geçmektedir.